Friday 11 July 2014

Türklük / Kürtlük ve Türkçülük / Kürtçülük Farkı

Bilhassa "acilim" tartismasindan beri yukselen ve TC tarihinde gerek aleni gerek goze batmadan her donem ve zamanda var olan "turk ve kurd" farki tartismasinda; en onemli ve algilanabilir olan; turkcemizdeki -lik, luk ekleri ile; cu, ci ekleri farkinin ne oldugunu algilamaktir.

Turkce'de li, li soneki eklendigi kelimeye, aitlik, sahiplik icerigi verirken; ci, cu eki eklendigi kelimeye; taraflik, yandaslik v.s. anlam ve icerigi verir.

Bu anlam ve icerik; kelimeyi fiziksel bir sahiplikten, zihinselsel bir ustunluk, hakimiyet, otekilestirme, distalama, ayirma, asimiliye etme, yok etme v.s dusunce ve davranisina goturur.

Turkluk/Kurtluk- Bir kisinin kendine verilen ve kabullendigi kendi etnik koken ve ayni kokenin etnisitesinin aitligi sahipligidir.

Turkculuk/Kurtculuk- Bir kisinin sahiplendigi ve kabullendigi kimligin her turlu ustunluk, hakimiyet, savasimini vermesi ve milliyetcilik ya da asiri bir sekilde irkcilik yapmasidir.

Turkluk ve kurdluk ve de her turlu etnik kokenin etnisite kimligine bir kisinin sahip cikmasi onu yasamak ve yasatmak istemesi onun insan haklari evrensel hukuk temelli hak ve ozgurlugu iken; turkculuk/kurtculuk ve de her turlu etnik kokenin etnisite kimligini milliyetcilik temelinde diger etnik koken ve etnisitelere nazaran one cikarmasi tek kilmasi ve digerlerini yok saymasi gale almamasi ve iktidar, guc ve otorite olarak diktatorlugu altinda yasatmasidir.

Bir kisinin kendini turk veya kurd olarak lanse etmesi, onun hak ve ozgurlugu iken; bir kisinin kendi etnik koken ve etnisitesini herkesin kabul etmesi dusunce ve davranisi politiktir.

Demekki ilk ana fark, turk ve kurd politikasi yerine, turk ve kurd hak ve ozgurlugu farkini algilamaktir.

Turkluk/kurtluk bir kimlik hak ve ozgurlugu olarak sadece kendi kimligine degil; diger kimlige de hak ve ozgurluk tanirken; turkculuk/kurtculuk turk ve kurd kavramlarini politik bir cikar olarak ustunluk hakimiyet iktidar ve guc/otorite olarak kullanmaktadir.

Iste bu temelde TC tarihinde kurucusu Ataturk dahil; bugune kadar sadece turk politikasi temelinde turkculugu uygulamislar ve devleti buna alet etmislerdir.

Yine bu temelde TC tarihinde her donem dahil, 1980'den bu yana yogun olarak kurtluk yerine, kurtculuk politikasi one cikarilmis ve toplum devlet buna alet edilmistir.

Demekki ana sorun turk ve kurd kavramlarinin, politik cikar temelinde turkculuk ve kurtculuk olarak kullanilmasinda yatmaktadir.

Cozum burada degildir, cunku burada cozum yoktur. Sadece turk ve kurd kavramlarinin politik cikara alet edilisi vardir. Ustelik bu alet edilisten kurd halki da tuirk halki da yarar degil, zarar gormektedir.

O zaman cozum turk ve kurd kavramlarinin kimlik olarak taninmasinda ve bu kavramlarin kimlik hak ve ozgurlugu etnisite olarak taninmasindadir.

Sonucta ayni cografya da iki farkli kimlik biribirlerinin hak ve ozgurlugunu insan haklari ve evrensel hukuk olarak tanirsa yasayabilirler. Iste bu kavramlarin -culuk temelinde politikaya alet edilmemesi icin de; devletin her iki hak ve ozgurlugu koruyan ve yasatan bir yapi ve isleyiste olmasi gerekir. Yani uniter bir devlet.

Bu iki kavramdan yola cikarak, kavramlari cogalttigimizda ister fark etnik ister dini olsun; degisen bir sey olmayacaktir. Yeterki bu kavramlar politik cikar amacli kullanima yonelmesin. Sadece biribirlerini hak ve ozgurluk olarak saygi ile icsellestirebilsin.

Ornek olarak hak ve ozgurluk temelinde, kavramlari artiralim;

Turkluk, kurdluk, ermenilik, yahudilik, hristiyanlik, alevilik, sunnilik, muslumanlik, dinlilik, dinsizlik v.s.

Ayni ornegi bu kavramlari kimlikten cikarip, ustunluk hakimiyet ikdidar mucadelesi temelinde politik cikara tasiyalim. Burada tasiyacagimiz bazi kavramlar turkce dili olarak "garip" gelebilir. Ayni sirayi takip edelim.

Turkculuk, Kurdculuk, ermenicilik, yahudicilik, hristiyancilik, alevicilik, sunnicilik, muslumancilik, dincilik, dinsizcilik v.s.

Iste maalesef TC tarihinde ilk ornegimiz hic bir zaman yasama gecirilememistir. Yasamda olan ve yasama gecirilen ikinci ornek listesidir. Bu da hak ve ozgurlukler degil; sadece politik cikar mucadelesidir ve devlet bu politik cikar mucadelesine iktidarlar eliyle tarafli kilinarak kullanilmistir.

"Ben turkum/kurdum v.s." Bir kimlik tanitimi iken ve hak ve ozgurluk iken; "herkes turktur/kurddur v.s." soylemi politik cikarin guc ve otoritesi ve baskalarina mudahele ve onlar uzerinde politik diktatorluktur.

Eger "luk" eki ile "culuk" eki ya da "li" eki ile "cu" eki farki algilanirsa ve hak ve ozgurluk olarak uygulanirsa; ancak birlikte yasam cozumu ufka girer.

O yuzden herkesin kendine tanidigi kimligi yani ...luklugu onun hak ve ozgurlugu iken; bu kimligin politik cikar temelli ustunluk, gc/otorite ve iktidar savasimi ve de devleti ve kurumlarini buna alet etmesi ise politiktir.

Hak ve ozgurlukler bir cozum iken; politik olan sadece bir cikar savasimidir.

Insanlik ve onun yasam ve iliskisi, politik cikardan degil; hak ve ozgurluklerden yanadir. Ustelik bu savas turk kurd ermeni v.s. farklarinin ayrimi ile degil; farklar esitligindeki birlesimi ile verilir.

Yani verilen savas her turlu ...lugun ortak hak ve ozgurluk savasidir.

Iste ancak bu bilinc ve farkindaliktaki savas; emperyalist zihniyet tasimayan savastir. Cunku emperyalist zihniyet ....lukleri ayirmak icin savas verir ve bu savasta herbirini destekler ve biribiri ile savastirir ve de yok eder. Kendi de parseyi toplar.

Halbuki farkli...luklerin verecegi ortak savasim; hak ve ozgurluk savasi olacaktir. Ustelik emperyalist zihniyetin ic ve dis mihraklarina karsi ve kendi devletini kurmak adina. Sonucta o devlet hem politik olmayacak hem de sadece bir ..luklugun yandasi tarafi olmayacak her bir ...luklugu kucaklayan ve koruyan bir yapi ve isleyiste; yani, evrensel hukuk ve insan haklari temelinde olacaktir. Ustelik bunun ....culuk cikarli politikasina da izin vermeyecektir. Bu da emperyalist zihniyete izin vermemek anlamina gelir.
__________________
Evrensel-Insan - Yapılandırmacı Epistemoloji/Bilişsel Bilim/Qua Felsefesi/Serbest Düşünce/Devrimci Sorgulama/Zihinsel Devrim - Evrensel-Insan Zihniyeti

No comments:

Post a Comment