Friday 11 July 2014

Soyutlama Uzerine

Soyutlama, insanoglu (somut ve soyut birlikteligi, bolunmez ve ayrilmaz butunlugu) nun, soyutuyla (dili, kavrami, felsefesi, bilimi, inanci, ogretisi, bilgisi, ve bilimum dile getirdikleri) hem somutu (bes duyu ile algilanan ve algisina kavramla ozdeslestirilerek, bir isim, verilen-madde, nesne, varolus, evren, dunya v.s.), hem de soyutu (sezgi, duyum ile algilanan ve algilanisina kavramla ozdeslestirilerek, bir isim, karakter, oz ve icerik verilen-yaratici,m tanri, sevgi, demokrasi, butun izmler, butun etik ve metafizik veriler), kendi turu adina/icin/ait/eliyle monolog olarak ortaya koymasidir. Eger bu mono ortaya koyum, insanoglunun kendi turu arasinda bir soru&cevap temelli, tartismaya, kabule, redde acilirsa; bu da mono-dialogdur.

Soyutlama eger, somuttan, soyuta dogru ise ve somut taban tasiyorsa, bilimsel; soyuttan, somuta dogru ise ve somut taban tasiyorsa, inancsaldir.

Buradaki soyuta, somut taban bulma konusu, ideolojik inancsal dogrusallar temelindeki kisinin kendisi icin sahiplendigi ve sabitledigi dogrusudur.

Dolayisi ile, bir soyuta verilen icerik ve onunla kurulan bag temelindeki somut tabanlar, bu tabanin verenin dogrusuna gore degisken ve gorecelidir. Yani bir kisinin ayni soyuta verdigi somut taban ile,baska bir kisinin ayni soyuta verdigi, somut taban farklilik gosterebilir.

Bu da zaten, soyutlarin; somut taban temelindeki ideolojik inancsal dogrusal temelli dogrulari tartismasidir. Metafizik ve etigin tum ideolojik inancsal dogrulari bu temeldedir.

Ayrica, hic bir soyuta, somut tabani olmadan, inanimaz. Yani inancsallik, mutlaka soyutun bir somut taban bulmasi le mumkundur. Bu somut tabanin, dusuncede, ideolojide ve inancta olmasi bile yeterlidir. Cunku bu yaratilan ideolojik inancsal sout taban ugruna insanoglu, biribiriyle savasmakta ve mucadele etmektedir.

Butemelde de; hangi soyutlamanin soyutunun somut tabani oldugunu, ancak buna ideolojik inancsal dogru olarak sahip cikan ve sabitleyen kendine kanitlar.

Sonucta insanoglunun, soyutlamasinin ve soyut ve de somut tabaninin, mutlakligi, degismezligi, kesinligi, ispati v.s. bundandir. Yalniz, soyutun bu iceriginin "kesinligini" sadece kesinlestiren ortaya koyar ve sadece onun ideolojik inancsal dogrusudur.

Iste burada, bilimselligin; inancsal ogeler tasimasi ve inancsalligin "bilimsel" ogeler tasimasi ise; herseyi bir ezogelin corbasina donusturur.

Oyuzden ne inancsal, ne bilimseldir. Bunun tam kesin farkini ortaya koymak, metafizigin ve etigin ideolojik inancsal dogrulari ile ve var ve ol temelli soyutlamalar ile degil; bil kokenli, epistemoloji ve onun somutun (uzerinde deney, bulus, gozlem yapilabilen) somutu ortaya koyucu ve yanlislanabilir, soyutlarla (formul, tez, teori, antitez, hipotez, sentez, analiz v.s.) ve de evrensel onay kazanmis olmasi ile mumkundur. Buradaki tehlikede, bilimsel soyutun; ayaklarinin yere basmayacak duzeyde, yani epistemoloji ustu bir inancsal teori haline donusturulmesidir. Yani spekulatif, somuta dayanmayan bir teori haline.

Soyutlama; beynin, soyutu dusuncenin, yarattigi kavram ve kavramla algilananin ozdeslesmesidir.

Bu algilamanin temeli duyum, sezgi v.s. ise; soyutlama soyut; alglamanin temeli, bes duyuya dayaniyor ise, soyutlama somuttur.

Buradaki soyutlamanin, bir baska ifade edis sekli de; ortaya koymaktir. Burada da, dogal dusuncenin sessel/kulaksal yapilanisi ve noktasal isleyisinden dolayi, ortaya koyan, ortaya koyulan ve ortaya koyum tek bir nokta haline getirilmistir.

Nitekim soyutlama denince, akla; ne soyutluyan, ne de soyutlanan gelir. Sadece soyutlamanin bu iki ogeyide iceren kesismisligi gelir.

Oyuzden, ortada bir soyutlama var ise; mutlaka bir soyutlayan ve soyutlananin olmasi gerekir. Soyutlayan, her zaman insanogludur, soyutlanan insanoglu da dahil, algilanan ve kavram ile ozdeslesendir. Soyutlama ise, bir yon ve yontemdir, bu da dogal dusuncenin yapilanis ve isleyisinin insanoglu eliyle/adina/ait/icin hem kendine hem de, algilayarak kavramiyla ozdeslestirdigi herbir seye ve herseye uyguladigi, onu dile getirisidir.
__________________
Evrensel-Insan - Yapılandırmacı Epistemoloji/Bilişsel Bilim/Qua Felsefesi/Serbest Düşünce/Devrimci Sorgulama/Zihinsel Devrim - Evrensel-Insan Zihniyeti

No comments:

Post a Comment