Friday 11 July 2014

Suphecilik ve Kesinlikten "Arinmis" Bilimsel Yanasim

Suphecilik de, kesinlik te bilimsel olmayan aklin ideolojik/metafizik/etik/inancsal kendine dogruladigi bakis acilaridir.

Bilimin bilimselligi, varliksal/ideolojik/inancsal olarak konuya yanasmadigindan ve fenomenin sadece gozlemini dile getirdiginden, hem suphecilik, hem de kesinlikten arinmis durumdadir.

Bilimsel bakis acisinin ve metodunun supheci olmamasi olgusuna dayanir. Cunku bir olgu (fact) teorisi test edilmis ve evrensel onay almis bir bilgidir.

Bilimsel bakis acisinin ve metodunun kesinlikci olmamasi da yanlislanabilirlige dayanir. Yani herhangi bir olgulasmis bilgi, baska bir gozlem, deney, olcum v.s. ile yanlislanabilir ve yeni olgu ortaya konabilir.

Iste bilimin bu bilimselligi, bilimsel bakisacisini; her turlu, metafizigin, ontolojik ve teolojik tartiusmasindan, inanc ve/veya inancsizlik sabitliginden ve kesinliginden bunlarin tartismasindan ayni sekilde insanoglu yapilandirilmisligi olan her turlu etik yonlendirim vce yaptirimlarin inancsal/ideolojik kesinlik tartismasindan ayri ve farkli kilar.

Cunku bilim once gozlemler, sonra numenal yetisini kullanir. Aksine tum akilcilik yanasimlari, once numenal yetisinin kavramini, degerini, verisini v.s. ortaya atar; ondan sonra onu gozlemin somutluguna, sistemine, duzenine ve kurum ve kurumlasmasina tasir.

Buradaki sorun da tasinanin, yine aklin ideoloijik/inancsal dogrusal degerlendirmesiyle, o olup olmadigi tartismasidir.

Mesela demokrasinin bir ortamda var olup olmadigi tartismasi iste aklin bu islerligi sonucu olumlu ya da olumsuz bir tesbit kazanir.

Bilim, bilimsel olarak gozlem yerine numenal yetiden yola ciksa bile, yani bir hipotez, sentez, teori v.s. bunu gozlemletmek ve ortaya atilan teorisini de test edilebilir bir sekilde ortaya koymak ve olgulastirmak durumundadir. Ayni sekilde yanlislanabilirligi baki kalmak sartiyla.

Iste genelde bilimin bilimselligi gozlem ile yola cikar ve bu gozlem, onceki olgulasmis verilere, bulgulara ve kuramlara dayanir. Burada bilimin, yeni bir kuram, teori, hipotez v.s. ile yola cikmasi, ancak o "bilimsel" soyut yanasimin, gozleme ve olguya gecebilmesi ile mumkundur.

Iste bu temelde, bilimin bilimselligi ister soyuttan, ister somuttan baslasin; bilimselligi belirliyen olgu ve yanlislanabilirligin, bilimsel builginin her turlu ufkunu ozgurlestirmesidir.

Iste bu ozgurluk, bilimsel tum olgu ve cesitli disiplin axiom, maxim, postulat ve belgitlerinin de bir gozlem ile yanlislanabilecegi olanagini her zaman acik birakir. Iste bu nedenden bilimsel bakis acisinda, akilciligin supheciligine ve kesinligine yer yoktur.

Tabiki bu bilimsellik icin ve gecerliligi icin bir olcuttur. Bilim kisisinin kendi her turlu bilimsel olmayan degerleri olabilir ve olmasi da dogaldir. Onemli olan bilim kisisinin bilimsel bir aciklama ve calisma yaparken, bunlari qua felsefesi temelinde calisma disi birakmasidir. Ya da bilimsel bir bilgi olarak degil, kendi kisisel dusuncesi/inanci/ideolojisi v.s. olarak aciklamalidir.

Cunku tarih bize her zaman, bilim kisilerinin bu iyi niyetinin ve dobra doburlugunun bilimsel olmayan her turlu akil cikarcisi olan beyinlerce su istismar edildigini ve duygu akil somurusu olarak kullanildigini gostermistir.

Darwin'in sosyal darwinizmi yaratan ve carpitilan aciklamasi, her turlu biyolojik bir olgunun dusunceye tasinarak irkciligin, asil kanligin, kafatasi ayrimciliginin ve son olarak DNA ayrimciliginin yapilmasi, genin bencillik algisi ve en son Hawking'in kendi kisisel tanrisini, bilimin yasalari ile ozdeslestirmesi, her zaman dogal zihniyet icin bir dogallik ve "bilimsellik" kisvesi altinda bir cikar araci haline getirilmistir.

Iste bilhassa bilimin bu kullanimini cok iyi algilamak, bilince cikarmak ve farkina varmak gerekir. Bu da her turlu aciklamanin, kimden gelirse gelsin, bilimsel olup olmadiginin bilgisi ve algisi olarak sorgulanmasini getirir.

"Bunu ....soyluyorsa, bu mutlaka bilimseldir" yanasimi, dogal zihniyetin cikarci dusunce ve sisteminin "ekmegine yag surmekten" baska da bir sey degildir.
__________________
Evrensel-Insan - Yapılandırmacı Epistemoloji/Bilişsel Bilim/Qua Felsefesi/Serbest Düşünce/Devrimci Sorgulama/Zihinsel Devrim - Evrensel-Insan Zihniyeti

No comments:

Post a Comment